14 Mayıs 2009 Perşembe

14 Mayıs 2009 Perşembe

Pazar günü çocuklarımla yine ağzım açık bir etkinlik geçirdim. Bu arada sayıları 29’a çıktı. Bu haftaki konumuz duygular idi. Öyle olunca endişe/kaygıya da değindik. Hiç böyle hissettiniz mi, ne zaman endişe duyarsınız diye sordum. SBS öncesi dediler. SBS neden bu kadar önemli diye sordum, çünkü gireceğimiz liseyi etkiliyor dediler. Ezberletildiği belli. Kim hangi liseye girmek istiyor dedim, bir iki tanesi Galatasaray dedi, diğerlerinde ses yok. İstediğiniz liseye giremezseniz ne olur deyince hiçbirinden ses çıkmadı. Miniminnacık bünyeler SBS karşısında kalp çarpıntısı, mide bulantısı, karın ağrısı yaşıyorlar. Üstelik sonunda ne fark edeceğini bilmeden. Ne korkunç!

Diğer bir etkinlik de onlara bazı olaylar okuyup, ardından bu tip bir durumda ne hissedeceklerini yazmalarını istemekti. Örneğin “Final maçını oynuyorsunuz ve galibiyet golünü sen attın.” Sadece duygularını yazacaklar, bu kadar basit. Ne matematik, ne fen. Doğru ya da yanlış yok. Bazıları kağıda öyle kapandılar ki… Bittikten sonra yazılı kısmın üstüne ellerini örtmeler, kalemlik koymalar… Daha yolun başında bencilliği öğretmişler. Oyuncakları bir tarafa, bildiklerini paylaşmamayı. Sonra n’oluyor, bunlar yarın öbür gün sözde bilim insanı oluyorlar ve yerlerinde sayıyorlar. Çünkü bilim birikimle ve işbirliğiyle ilerleyen bir şey. Ben a’yı düşünürüm, sen b’yi ve sonunda alfabeyi oluştururuz. Yoksa hepimizin elinde anlamsız harfler kalır, kelime olamayan. Sadece bilimde değil, her şeyde bu böyle. İki insan bir araya geldiğinde bir insanın iki katı kadar üretken olmazlar, insana bağlı üretkenlik –en azından belli bir grup büyüklüğüne kadar- eksponansiyel olarak artar. Boşuna iş birliği, grup çalışması diye yırtınmıyoruz biz di mi?

Bu hallerinin bir sonucu olarak birbirleriyle diyalogları o kadar kırıcı ve aşağılayıcı ki… Yalnızlığa mahkum ve bencil bir nesil rap rap geliyor. Burdan yetkililere sesleniyorum. Bilgi ve kapasiteyi birkaç saatlik sınavlarla ölçmekten başka yol yok mu? Yok diyorsanız size bu konuda danışmanlık yapabilirim.

1 yorum:

Onur ŞATIR dedi ki...

Güzel yazmışsın, güzel söylemişssin; elinei diline sağlık:)

 
naeknhu © 2008. Design by Pocket