ben türk kahvesi içmeyi çok severim. içtikten sonra da fal kapatmayı. sonra söylenenleri hep unuturum ama dinlemeyi severim yine de, her defasında. cumartesi akşamı kaan kapattırdı, bakacakmış. kapattım tabi hemen. ama o kadar sıkıcı şeyler söyledi ki, içim daraldı. en son giderken "unutma, incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler. sıkma sakın ruhunu" dedi. he dedim geçtim. bi de o kadar laf ettim çocuğa falda öyle sıkıntılı şey söylenir miymiş diye. ertesi gün de aygül teyze baktı. aynı şeyler, aynı kelimeler. ama tavrından mıdır nedir içimi karartmadı aygül teyzeninki. hoşuma bile gitti. saatine unuttuğum halde falda söylenenleri, hala aklımda iki gün üst üste aynı şeyler çıkınca.
insanın bir sene sonra ne yapacağını, nerede olacağını hayal bile edememesi ne gariptir yahu. ne dense mümkündür diyorsun, hiçbir hayalin mantık süzgecine takılmıyor. ilk defa yeni bir yılın neler getireceğini tahmin edemiyorum ama 2009'un hayatımda önemli bir yıl olacağını kestirebiliyorum yine de. heyecanlandırmıyor olsa da merak ediyorum neler getireceğini, neler götüreceğini..
29 Aralık 2008 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder