28 Ocak 2010 Perşembe

safrankurdu

28 Ocak 2010 Perşembe
Hafta sonu Eylülcan bizdeydi. Ben evde mahsur kaldığımı zannederken (dışarı çıkmaya yeltenmedim pazar akşam üstüne kadar) o Giresun'dan dönerken hızını alamayıp bize geldi. Annem de evde olmayınca büyyük bir zevkle evimin erkeği rolünü üstlendi :) Ona yemekler hazırladım, film izlerken meyvesini soyup yedirdim, hatta karnı ağrıyor diye sıcak kompresler bile yaptım. Sonra kendini gerçekten erkek sanmaya başlayınca üçüncü günün sonunda yol verdik kendisine :)

Neyse efendim, ben ona yemek hazırlarken o gitmiş baharat kavanozlarını karıştırıyordu. Hepsinin üstüne elcağızlarımla etiketler hazırlamıştım vakti zamanında. Safrana uzanıp ama bunun içinde safran yok ki dedi. Safran azıcık pahalı bir baharat olduğundan kıyıp da çok sık kullanmıyorum :) o yüzden bitmesi ve yerine başka şeyin konması imkansız. Ben de kavanozu incelemeye aldım. Anam o da ne, içi kurt olmuuşş. Lavaboya biraz döküp üzerine su dökünce çıkan sarı renkten, içindekinin hala safran olduğunu anlıyorum. Bu durumda şekil değiştirdiğine göre hareketsiz de olsa o şeylerin kurt olması gerekiyor.

İşteee, bu benim hep merak ettiğim bir şey, arkadaşım, kapalı kavanoz, hava almıyor ve içinde de sadece safran var. Nereden çıktı bu kurtlar?? Madem yoktan var olmadılar, o zaman safranın içinde saklı kurtçuk yumurtaları mı varmış? Yani biz pilava safranla birlikte kurtçuk yumurtalarını da katıp bi güzel afiyetle yemiş miyiz?

Iyy, iğrenç demeden önce şunu da düşünmek lazım; bu durumda biz şimdiye kadar mercimekle, ne bileyim unla, fasulyeyle filan da güve yumurtlarını yutmuş olmalıyız. Yoksa kapalı kutuların içinde nerden pörtlüyor onlar??

Değerli bilim insanı arkadaşlarım, size sesleniyorum: Alanınız çok farklı olsa da beni bu konuda aydınlatın lütfen, kendimi çok cahil hissediyorum. Yediklerimiz gördüklerimizden ibaret değil mi yoksa?

0 yorum:

 
naeknhu © 2008. Design by Pocket