Az önce kapı çaldı. Açtığımda karşımda yakışıklı bir bey vardı. Annesini babasını da tutmuş kolundan getirmiş. İlk defa gördüm hayatımda kendisini. Hemen mutfağa koşup Türk kahvesi yaptım. Anne-babasına ikram ettim. Sonra biz yakışıklıyla gramofon dinledik. Yarın da ben onlara gidiyormuşum, öyle dedi. Çok hızlı ilerliyor her şey.
Adını sordum, dört parmağını gösterdi. O başka sorunun cevabı olmasın dedim, bu sefer üç tanesini gösterdi. Kelimelere gerek kalmadan anlaşabiliyoruz. Çok güzel :)
Uzay Bey teşrif etmeden az önce de Emre'den bahsediyordum anneme. Bugün vakıfta etkinliği iptal olduğu için bizim etkinliğe gelen çocuklardan biri. Bayıldım kendisine. İki yanağında gamzeleri, gri yeşil gözleri, pofuduk beyaz teni... En çok da müthiş zekasına ve bilgisine hayran kaldım.
Fena halde bir erkek çocuk istiyorum. Daha sonra kızım da olabilir. Ama bir oğlum mutlaka olsun lütfen.
28 Şubat 2010 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder