15 Kasım 2009 Pazar

sorun şu ki

15 Kasım 2009 Pazar
sana güvenmeyen biri sadakatini hak eder mi?

5 yorum:

Witchie of Stars dedi ki...

Güvenmemek için geçerli nedenleri varsa, onları ortadan kaldırmak için elimden geleni yaparım ama sebesiz yere güvensizse, ne yazık ki hak ettiği söylenemez. Üstelik fazla basarsa damarıma, onu haksız çıkarmak da istemem doğrusu.
insan doğası...

e. dedi ki...

sadakat dediğin sensindir esasen. içinde bolca vefa ve sevginin bulunduğu ruhundur "o"...

kağan dedi ki...

etmez elbetteki ama bir çıkar ilişkisi varsa ortada en azından birliktelik yürütülebilir zannımca.. (çok mu materyalistim, yoksa materyalist olan ben değil miyim?, yoksa çelişkide miyim? bilemedim)

aycacik dedi ki...

ben bu olaylara galiba cok tuhaf bi pencereden bakıyorum. Şöyle ki,dedim ve şu yorum penceresinin 5 satırını dolduran bir cümle kurup sonra da bi güzel sildim. basit cümleler deneyeyim.

Bence olayımızda K kişisi, E kişisine sadıkken, onun bunu hak ettiğini düşündüğü ve buna inandığı için değil de, E kişisi hak etsin ya da etmesin, K kişisi olarak ona sadık kalmak istediği için sadık olmalıdır. Tabi aynı cümlede K ve E yer değiştirebilir durmaksızın.

Yani başka bir örnek vermek gerekirse. Mahmut'u, 'Mahmut sevilebilir bi insan onu sevmiycem de kimi sevicem' diye degil de; 'günahıyla sevabıyla Mahmut'u seviyorum' diye sevmek daha güzel değil mi?

yoksa ben mi çok aptalım?

bu kadar aptalsam neden hala yalnızım?

neş'e dedi ki...

Hmm, buradaki ilişkinin K E ilişkisi olmadığını bi tek ben bilince biraz havada bir soru olmuş bu. Eğer duygusal bir bağ söz konusu ise Ebru abimin dediği gibi, "sadakat dediğin sensindir esasen". Yani karşındaki kişinin tutumuna göre değişmez bu. Ama söz konusu olan tamamen resmi bir ilişkiyse... Ne bileyim anlaşma yapıldıkyan sonra avukatına güvenmediğini söyleyen bir müvekkile karşı avukatın da o zaman ben senin avukatlığını yapmıyorum deyip anlaşmayı feshetmesi gibi bi şeydi benim kastettiğim...

 
naeknhu © 2008. Design by Pocket