1 Kasım 2009 Pazar

1 Kasım 2009 Pazar
Blog, yokluğumda neler yaptın dersen...

İki katılımcılı bir tatlı yarışmasına katılıp sonuncu oldum :) İki katılımcılı yarışmalarda sonuncu olup üstüne ikincilik kupası almaya alışkın bir bünyeyim neticede :)
Turta yapmaya çalışıp, beceremeyip hem tadı hem görüntüsü kötü bir turta elde edince, kabarmaması gerekirken kabaran bir turtayı adam edebilmek için fazlalıklarını kesip uydurma yöntemiyle yapılan pasta birinciliği aldı :)

Bir televizyon izleme denemesini daha başarısızlıkla sonuçlandırdım. Sana bir sır vereyim blog televizyon izlemiyorum demem öyle cool, havalı olmamdan filan ileri gelmiyor, tamamen ne zaman karşısına geçsem uyuyakalmamla alakalı...

Ve son zamanların en akıllıca hareketi... Büyükçekmece'den Tuzla'ya kahvaltıya gitmek! Evet, evet tam 100 km! Allah'tan uyku sersemi kendimi yola attım, sorgulamaya kalksam göze alamazdım heralde :) Bir de yolculuk esnasında çok "komplike" düşünmemem gerektiğini algıladım, yoksa yola çıktığımla kalmam an meselesiymiş..

Akşamındaysa Ahmet amcayı nihayet everdik...

Bugün alarmı kurmadım nasıl olsa acelem yok, biraz keyif yapayım diye... Benim gibi sıkıntılı bir insana keyif ne gerek! Bütün gece 10 dakikada bir uyanır mı insan geç kalma korkusuyla! En sonunda saatimi 10:30'a kurdum da uyanma periyodum azaldı. Yine de pek tabii ki alarma gerek olmadan ayaktaydım... Uyku sorunumun nedeni de stres, sıkıntı vs değil, tamamen geç kalma korkusuyla alakalı... Hiçbir şeye değilse bile hayata!

Vakıfta etkinliğe 10 dk kala öğrendim ki bu hafta etkinlikte yalnızım. Tarık Bey'e gerek yok, hallederim diye artistlik yapsam da iyi ki yardıma geldi. Yoksa yetemeyebilirdim...

Evet, günün en acıklı diyaloğu geliyor:

+Neşe abla, sen kaç yaşındasın?
-Kaç gösteriyorum?
+30!
-?!!?!? 30 mu? 30 kaç sen biliyor musun?! vıdıvıdı bıdıbıdı!...
+27 mi?!
-Böhüühhüüüü!! :...(

Un-tuz seramiği, renkli eller, yaratıcı çocuklar...

Ve burası da Nilüş Hanım'a geliyor; vakıf çıkışında Minnoş Hanım'a gittim, nasıl olsa onu GS maçı varken dışarı çıkarmak imkansız, hem ben de biraz Emoş'un lezzetli yemeklerinden yerim dedim... Bir de ya tutarsa diye Burcu Hanım'a haber verdim, e o da tuttu, süper oldu :)

Laf lafı açtı ve Minnoş Hanım'ın yanında büyük düşünür kesilen Neşe dedi ki, "Aşk aslında oriental bir his" Yaz bunu bir kenara Nimi!

Daldan dala atladıysam affola blogcan. Toparlayıp yazarım deyince hiç yazılmıyor zira...

8 yorum:

nimi dedi ki...

yazdım tabiki de hehe : )
senin bana lisede attıgın mesajlardan ne kadar oriental oldugun belli zaten :P

neş'e dedi ki...

o değil de bütün kanallar cam gibiyken trt'nin karıncalı olması hiç hoş değil be nimi :)

Nilüfer dedi ki...

ee yuh yanii bana haber vermeyin zaten, bi daha rüyanızda görürsünüz beni.. bu olay burda kapanmıştır..hıhh

neş'e dedi ki...

haber vermeyin derken? bütün davetleri reddeden sizsiniz nilüş hanımcım

nilüfer dedi ki...

işte ben buna kızıyorum, sabah erkenden olmasın diyen bendim. 2 saate sıkıstırmayalım dedim. Nimet hanım aksam olmasın dedi tamam dedim. Bu artı oluşan durumdan haberim yoktu. mükemmel kızdım, bu böyle biline..

Tarık Elmasri dedi ki...

+Neşe abla, sen kaç yaşındasın?

sorusundan sonra Tarık Bey'in çocuğa küçük bi öğütte bulunması :)

neş'e dedi ki...

a a aaaa sen nerden çıktın :)

Tarık Elmasri dedi ki...

yazılarınıza bir hayran kazandınız efenim :)

 
naeknhu © 2008. Design by Pocket